• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/uyanisyayinevi
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905334645270
  • https://twitter.com/uyanisyayinevi
  • https://www.instagram.com/uyanisyayinevi

Günün Sözü

Toplumu meydana getiren öğelerin başında “aile” gelmektedir.

İslam’da aile, dini bir müessese olduğu kadar aynı zamanda sosyal bir müessesedir. Bu nedenle insanların evlenip yuva kurması ayet ve hadislerle teşvik edilmiş.

Çünkü aile, hem kişinin huzur bulduğu bir ortam, hem neslin devamı için bir vesile, hem de kişiyi dinen günah sayılan kötülüklerden alıkoyan bir vasıtadır. Karı-kocanın birbirlerine karşı görev ve sorumluluklarının sınırlarını kesin çizgilerle belirlemek zordur.

Elbette bir takım alanlarda bazı eksiklikler görülebilir. Ancak bu konuda eşlere düşen görev, birbirlerini her yönüyle tanıyıp anlamalı, kadın ve erkeğin sınırlarını bilmeli.

Kur’an-ı Kerim: “... Erkeklerin kadınlar üzerindeki hakları gibi, kadınların da erkekler üzerinde belli hakları vardır. Ancak erkekler bu haklarda kadınlara göre bir derece üstünlüğe sahiptirler. Allah azizdir, hâkimdir (Bakara/228) ölçüsünü getiriyor.

Yüce Yaratan, en kıymetli varlık olarak insanı yarattı. İnsan olmaları hasebiyle erkek ve kadın arasında herhangi bir fark koymadı. Allah’ın Resulü: “Muhakkak kadınlar, erkeklerin bir parçasından başka bir şey değildir” (Tirmizi)  diyerek kadın-erkek arasındaki ayrımcılığı ortadan kaldırmıştır.

İnsanlık, erkekle başladı ama kadınla devam ediyor. Müslümanlıkta kadın sultandır. Dinimiz kadına çok değer vermiş, erkeğe de çok mesuliyet yüklemiştir. İslamiyet’te kadın ev içinde ve dışında çalışmak, para kazanmak zorunda değildir. Evli ise erkeği, evli değilse babası, babası da yoksa en yakın akrabası çalışıp onun her ihtiyacını karşılamaya mecburdur. Kendisine bakacak hiç kimsesi bulunmayan kadına, devletin yardım sandığı bakar.

Atalarımız: “Yuvayı dişi kuş yapar” demişler. Bundan maksat, yalnızca evin maddî bakımdan dirlik düzenini sağlamak değil. Aynı zamanda ailenin moral değerlerini canlı tutan, ailede huzurun ve neşenin temel direği konumunda olan kadındır. Kadın ve erkek neslin devamını sağlamaları açısından her biri insan olarak aynı ve birbirinin tamamlayıcısıdır.

İnsanlar içerisinde en saygı duyulacak kişilerin “anneler” olduğunu Cihan Peygamberimizin meşhur hadisi: “Cennet annelerin ayakları altındadır” diyerek kadının lâyık olduğu en yüksek mertebeyi vermiştir. Allah’ın Resulü başka bir hadisinde: “Dünya nimetlerinin en hayırlısı, iyi bir kadındır. Ona baktığında kendini ferahlatır, kendisine kızdığında seni kollamaya çalışır” (Müslim)buyurarak kadına verilen değeri ortaya koymuştur.

Bu bilgiler ışığında kadının kocasına karşı olan sorumluluklarını şimdi maddeler halinde sıralayabiliriz.

  Hangi şartlarda olursa olsun bir kadın önce “iffetini ve namusunu” korumalı.

√ Kocasına karşı saygılı davranabilmek için, kadınlık sanatını bilmeli.

√ Kocası onun koruyucusu olduğundan, onunla inatlaşıp tahrik etmemeli.

√ Eşinin sırlarını ve zaaflarını ifşa etmemeli.

√ İsraftan ve gereksiz harcamalardan kaçmalı.

√   Her kadın, kocasının sevdiklerini ve kızdıklarını bilmeli ve ona göre davranmalı.

√  Kanaatkâr olmalı ve olanla yetinmeyi bilmeli.

√ Tertipli ve düzenli olmalı.

√  Kocasına danışmadan kendi başına hiçbir iş yapmamalı.

√   Eşine karşı güler yüzlü ve tatlı dilli olmalı.

  Kocasına karşı bakımlı ve güzel giyimli olmalı.

√  
Kıskançlıkta ölçüyü kaçırmamalı.

  İsteklerini emrederek değil, yumuşak bir üslupla istemeli.

  Kocasının istemediği yerlere gitmemeli.

√ Kocasının rızası olmadan nafile ibadet yapamaz, hükmünü bilmeli.

√ Dışarı çıkarken güzel kokular sürmemeli.

 Tesettür ile kendini muhafaza etmeli.

√ Evini huzurlu bir yuva haline getirebilmek için elinden gelen gayreti göstermeli.

√  
Kocasına güvenmeli ve ondan habersiz hiç bir iş yapmamalı.

√  
Eşini düzeltme ve istediği gibi yapma girişiminde olmamalı.

  Kocasını anlamalı ve dertlerine ortak olmalı.

√  
Kocası kızınca susmalı, sakinleştiği zaman savunmasını yapmalı.

√  Kocasının sevdiği yemekleri yapmalı.

  Sürekli isteyen ve tüketen konumunda olmamalı.

√ Eşine danışmadan harcama yapmamalı.

  Kocasına karşı içtenli ve açık sözlü olmalı.

  Sürekli tebessümlü ve güler yüzlü olmaya gayret etmeli.

√  
Bütün olumsuzluklar karşısında sabırlı ve tahammüllü olmaya kendini zorlamalı.

√  Mutlu olmak isteyen kadın, önce kocasını mutlu etmeli.


Mustafa K. Topaloğlu


87583 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Okuyalım, Okutalım
Site Haritası